Aort işlevi ve yapısı nedeniyle önemli bir arterdir. Kalpten vücuda kan dağılımını sağlayan Aort, bazı durumlarda zayıflayarak balonlaşma meydana getirebilir. Balonlaşmaleın ciddiyeti hayati tehlikeye sebep olabilir.
Bu hastalıklar, genetik olarak aktarılabilen ve damar yapısında bozulmaya yol açan rahatsızlıklardır. Ayrıca, genetik mutasyonlar ve ailevi yatkınlık da anevrizma gelişimini kolaylaştırır.
Anevrizma nedenleri kesin olarak bilinmese de birtakım koşullar AORT anevrizması gelişmesine katkıda bulunabilir. Bu faktörler şunları içerir:
Aşırı sigara tüketimi sonucu damar sertliği ve sonrasında zayıflayan damar duvarları sonucu anevrizma gelişebileceği gibi genetik faktörlere bağlı da olabilmektedir.
Kalbin beslenmesinde ve diğer organlara sağlıklı bir şekilde temiz kanı pompalaması için kalbi besleyen damarların sağlıklı olması gerekmektedir.
Bu semptomlar günlük hayatın aksamasında ve sosyal hayatın olumsuz etkilenmesinde rol oynayabilir.
Bu nedenle hastanın, anevrizma yırtılması olmadan önce bu konuda deneyimli bir merkezde takipte olması ve gerekiyorsa girişim planlanması hayati öneme sahiptir. Aort anevrizmaları tedavi edilmediği taktirde gelişebilecek bir diğer komplikasyon, anevrizma kesesi içerisinde pıhtı aort anevrizması belirtileri oluşumudur. Bu pıhtı oluşumu aort damarının ve dallarının direkt tıkanmasına yol açabileceği gibi, hayati organlara pıhtı atmasına yol açarak geçici ve kalıcı organ yetmezliklerine de neden olabilir.
Aort anevrizmasının yırtılma ya da diseksiyon oluşumu komplikasyonlarında hastaların yaklaşık yüzde 70’i olay esnasında hayatını kaybetmektedir. Hayatta kalan hastaların yarısından fazlası; acil ameliyata alınmadığı taktirde takip eden 2 saat içinde kaybedilebilmektedir.
Aort anevrizmalarının en sık sebebi kontrolsüz tansiyon yüksekliği ve aterosklerotik damar hastalığı denilen damar duvarında kireçlenme olmasıdır.
Trafik kazası gibi şiddetli bir travma sonucu meydana gelebilecek künt göğüs veya karın travması aort duvarına zarar verebilir. Bunun sonucunda da bozulmuş damar yapısı aort anevrizmasına neden olabilir.
Çıkan aort damarının çapı ortalama boy ve kiloda olanlar için 28-32 milimetredir. Bu çapın artmasına dilatasyon, aortun aşırı derecede genişleyip yırtılma ya da tabakalarına ayrılma riski yaratır hale gelmesine de aort anevrizması olarak tanımlanmaktadır.
Aort damar tıkanıklığı; tıkanan damarın yakın olduğu organlarının önemine göre başta kalp kası olmak üzere pek çAlright organın zarar görmesine hatta hastanın yaşamını yitirmesine neden olabilmektedir.
Kan damarları kalpten diğer doku ve organlara kan yoluyla besin ve oksijen sağlayan yapılardır. Kalpten çıkan ve organlara dağılan Aort, vücuttaki en büyük atardamardır. Ana arter olan Aort, balon benzeri çıkıntılar meydana getirdiğinde oluşan tıbbi duruma “Aort anevrizması” denir.
Anevrizma belirtileri balonlaşguyın boyutuna, konumuna ve patlamasına bağlı olarak değişkendir. Anevrizma yavaş ilerlediğinden herhangi bir belirti göstermeyebilir.
Comments on “Considerations To Know About aort anevrizması nedir”